Ana içeriğe atla

11- Hosyar Zebari II


Bir önceki yazıda beden dilinde tutarsızlıktan kısaca bahsedip konuştuğumuz kişi ile aramızdaki mesafe dar ise el-kol kullanımının sınırlandırılması gerektiğini söylemiştim.

Beden dilinde tek bir harekete bakıp karar vermek çok büyük oranda hatalı bir çıkarım yapmamıza neden olacaktır. Beden dilindeki jestler (el-kol-ayak hareketleri) mimikle birlikte anlam değiştirebildiği için jesletlerle birlikte mimikleri de incelememiz gerekmektedir. Analizin doğruluğu için konuşma devam ederken acaba bu kanıyı destekleyici jestler tekrar ediyor mu diye de kontrol etmemiz önemlidir.

Hoşyar Zebari'nin  söyleşisinde https://www.youtube.com/watch?v=8Hu8CwmCr7A 
2 dakika 18. saniyedeki kulak temizleme (yada kaşıma) olayı açık alanda gerek toz gerekse de böcek vs. gibi nedenlerle normal karşılanabilecek bir durumdur. Sadece o ana bakıp muhatabını önemsemiyor derseniz (az önce saydığım nedenlerle de olabileceği için) hata yapmış olursunuz. 


Ama konuşmanın devamında yaklaşık 25 saniye sonra 2 dakika 45. saniyedeki görüntüye bakın.
Görüldüğü üzere el kısa süre sonra alna gidiyor ve orada bir kaşıma hareketi yapıyor. Bu iki hareketle birlikte bir önceki yazıda bahsettiğim konuşma sırasında sürekli gözleri ile muhataba bakmak yerine çevreye bakması ve jestleri biraz abartılı kullanması birleşince Hoşyar Zebari'nin muhatabınını çok umursamadığı (Kayseri'lilerin tabiri ile masimediği) sonucunu çıkartırsak hata yapmamış (yada hata oranını en aza indirmiş) oluruz.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

3- Küçümseme ( Kendini üstün görme )

Dikkat ederseniz küçümseme ve kendini üstün görme kavramları arasında mantıksal olarak bir fark yok. Ama gidip bir arkadaşınıza "insanları küçük görüyorsun" dediğinizde alacağınız tepki ile "kendini üstün görüyorsun" dediğinizde alacağınız tepki farklı olacaktır. Bunun nedeni zihnimiz ve egomuz sürekli karşıyı suçlu-hatalı görme eğilimdedir. Bu nedenle "insanları küçük görüyorsun" kavramı dendiğinde zihin insanlardaki hatalara odaklanıp neden küçük görüldüğümü realize etme çabasına girerken "kendini üstün görüyorsun da" suçu kendinde aramak hoşuna gitmediği için rahatsız olur. Bu nedenle küçümseme kavramını kullanıp devam edeyim.  Blog'un ilk yazısında Kate Middleton ın tablosundaki ağız şeklinden örnek verip açıklamak istiyorum. insan yüzüne orta kısmından hayali bir dik çizgi çektiğimizde çok büyük oranda mimikler sağ ve sol da ayna görüntüsü oluşturur yani eşit ifade söz konusudur. Küçümseme davranışında ise genellikle sağ dudak...

4- İletişimdeki En Önemli Unsur...

İletişim ve yönetim konusunda dünyada bilinen önemli isimlerden biri olan Peter F. Drucker derki: "İletişimdeki en önemli unsur, söylenmeyenleri duymaktır." Hiç kendi başınıza oturup -Acaba insanlar üzerinde nasıl bir etki uyandırıyorum? -İş arkadaşlarımın söylediklerine inanmam gerekiyor mu? -Bana bağlı olan ekibim dediklerimi anlıyor mu? -"Hmm aslında Ahmet Bey ben anlatırken farklı birşeylerle ilgileniyordu benle göz teması kurmadı, Ayşe hanım ise biraz ukala bir tavırla dinledi sanki" bu tarz soruların cevaplarını sormaktan ziyade o anı değerlendirerek zihnimizde anın canlandığını ve  o anı değerlendirip cevap verdiğinizi farkettiniz sanırım. Sözsüz iletişimdeki sessiz işaretler altta yatan duyguları, korku, dürüstlük, hayal kırıklığı, ilgisizlik gibi bir çok duyguyu açığa çıkartabilir. Bu nedenle ofisimizde yeni işe başlayan biri hakkında ilk yarım saat içinde bir kanı oluştururuz ve o kişi ile yakın arkadaş olup olamayacağımızı daha ilk anl...

2- İletişim Sırasında Beden Dili Açısından Yapılan 10 Hata

Bir çoğumuz kendimizi iletişim konusunda çok yetenekli görürüz ama çok basit hatalar bu yeteneğimizi örtbas eder. İletişim sırasında gerek iş yoğunluğu gerek zihinsel yoğunluk nedeniyle gözden kaçırdığımız 10 hatadan kısaca bahsedecek olursam; 1-      Göz Temasından Kaçmak: İletişim halinde  iken karşımızdaki kişi ile göz temasından kaçmak, zayıflık ve kişinin kendine olan güven sorununu işaret eder.  (Doğudaki şehirlerde karşı cins ile göz teması çok fazla kurulmaz. Göz teması flört algısı oluşturduğu için doğudaki illerde daha dikkatli davranmak gerekir.) Bu nedenle göz teması kurmak hem kişinin kendine olan güvenini hem de iletişimde samimiyetin göstergesidir. 2-      Kambur Oturmak: Koltuk ya da sandalyede otururken veya ayakta iken kambur şeklinde durmak kişide yorgunluk ve bıkkınlık algısı oluşturur. Ayrıca kendine güvenmeyen kişilerin duruş şeklidir. Bu nedenle dik durmak bizi dinamik ve kendine güvenen biri ola...